Teknolojinin gelişmesi ile birlikte çocuklarda görülen hastalıkların da yön değiştirdiği söylenebilir. İnsan yaşamının merkezine yerleşen teknolojik aletler ve internet, toplumun ve ailenin sosyal yapısından eğitim sistemine kadar hayatın birçok alanını etkiler. Teknolojinin, bireylere birçok alanda sağladığı yararların yanı sıra özellikle çocuklar üzerinde birtakım duygu ve davranış problemlerine yol açabilmektedir. Bu problemlerden bir tanesi de çocuklarda internet bağımlılığıdır. Çocukların internet ve bilgisayar kullanımları üzerindeki kontrollerini kaybetmesi ve bunları ölçüsüz olarak kullanmaya başlaması şeklinde seyreden bu durum, çocuğun sağlıklı gelişimi için üzerinde durulması gereken ve psikolojik tedavi gerektirebilen oldukça ciddi bir sorundur.
İnternet bağımlılığı nasıl başlamaktadır?
İnternet bağımlılığı yaş dağılımına bakıldığı zaman 2000 ve sonrası yıllarda doğan bireylerde yoğunluk gösterdiği görülmektedir. Bu da internet ve teknoloji çağı içerisinde doğan çocukların, anne babalarının ilgisinin ve yetersiz kalmasından kaynaklanır. İnsanın gelişimini tamamlayabilmesi oyun oynaması, anne babası ile iletişim kurması, sosyal çevresi ile etkileşim içinde kalmasıyla bağlantılıdır. İlgi bekleyen, oyun oynamak isteyen, anne babasının kendisi ile etkileşim içerisinde olmasını isteyen çocuğu savuşturma yöntemi olarak internetin kullanılması, internet bağımlılığının temellerinin atılmasına neden olur. Türkiye İstatistik Kurumu'nun 2013 yılında yaptığı araştırmayla 6-15 yaşları arasındaki çocukların %79.5'inin interneti yalnızca oyun amaçlı kullandığı tespit edilmiştir.
İnternet bağımlılığı ile nasıl mücadele edilir?
İnternetin ve teknolojinin içerisinde doğan çocukların daha başarılı olacağı oldukça yanlış bir kanıdır. Anne babalar tabletten veya telefondan çeşitli internet sitelerine girerek video izleyip, oyun oynayan çocukların dahi olduğunu düşünür. Oysaki bu durum motor kas becerileri bir miktar gelişmiş, telefonu veya tableti elinde tutabilecek gelişimi tamamlamış, gördüklerini tekrar edebilme yetisine erişmiş bütün çocukların yapabileceği bir eylemdir. Bu nedenle bu durumun zekâ ile bağlantılı olduğu düşüncesinden vazgeçilerek çocukları gelişme döneminde teknolojik aletlerin bağımlığından kurtarılmasına yönelik çalışmalara ağırlık verilmelidir.
Evi dağıtmayıp sürekli olarak sakince yerinde oturan bir çocuk aileler için daha iyi görünse de özellikle 0-2 yaş arasındaki çockların yürümeyi, konuşmayı, sosyal çevresiyle ilişki kurmayı öğrenmesi gerekir. Bu nedenle aileler çocuklarının bu gelişimlerine destek olarak onların sağlıklı bir büyüme gerçekleştirmesini sağlamalıdır. Aileler çocuklarıyla konuşarak konuşmayı öğrenmesini sağlamalı, oyunlar oynayarak motor kas becerilerini geliştirmesine destek olmalı, eğitici oyunlar oynayarak zihinsel becerileri kazanmasını sağlamalıdır.
Çağın gereklerinden dolayı internet ve teknoloji kullanımı ortadan kaldırılamayacağına göre en azından 0-3 yaş arası çocukların internet ve teknoloji ile olan eğlence amaçlı ilişkisi en aza indirilmelidir. Bu yaşlarını sağlıklı şekilde atlatan çocukların internet kullanımı konusunda doğru bir şekilde yönlendirilmesi, internetin oyun kısmıyla değil, eğitici kısmıyla ilgilenmesi için ailelerin çocuklarını eğitmesi gerekir. Çocuklarının internet bağımlısı olmasını önlemek için kendilerini bilinçli internet kullanımı konusunda geliştiren ve yeni teknolojiler konusunda bilgi sahibi olan ebeveynler, çocukların geleceği için oldukça değerlidir. Bu nedenle ebeveyn olarak eviniz içerisindeki huzuru ve sakinliği değil çocuklarınızın geleceğini ön planda tutmalı, onların zihinsel ve bedensel gelişimlerini sağlıklı olarak tamamlayabilmeleri için çocuk eğitimi konusunda bilinçi adımlar atmalısınız.